Uçakların yaklaşık 10 km yükseklikte uçmalarının ana nedeni; alçaklara oranla bu yüksekliklerde, aynı yakıt sarfiyatıyla daha yüksek hızlara ulaşabilmektedirler. Çünkü, yüksekliğin her 5 km’lik artışında, hava yoğunluğu ½ faktörüyle azalır. Dolayısıyla, 10 km yükseklikteki hava yoğunluğu, deniz seviyesinden dörtte biri kadardır. Belli bir hızda uçan uçak için hava yoğunluğunun azalması, uçağın uğradığı sürtünme kuvvetinin azalması anlamına gelir. Ancak, uçağın belli bir kaldırma kuvvetini sağlayabilmesi için, yoğunluğu daha az olan havada daha hızlı uçması gerekir. En yaygın olarak uçulan hız 960 km/sa olup, bu değer; sıcaklığa ve rüzgara bağlı olarak değişebilmektedir .
Ayrıca ne kadar yüksekte yüksekte uçulacak olursa o kadar hava aktivitelerinden uzaklaşılır ve daha temiz bir havada uçulmuş olur. Uçaklara yıldırım çarpması havacılıkta çok sık karşılaşılan ve normal bir hava olayıdır.
Basıncın az olması sürtünme kuvvetinin de az olması anlamına gelir ki bu da aynı yakıt ile daha fazla yol anlamına gelir. Yani deniz seviyesinde gidebileceği yolun 4 katı daha uzun bir yol alabilir 10 km yükseklikte.
Peki, bu durumda şu soru aklınıza gelebilir; neden 15 km yükseklikte gitmiyor o zaman diye. Daha fazla yol alabilmek ve tasarruf yapmak adına daha çok yüksekte uçabilir fakat böyle durumda da hava basıncı ile birlikte oksijen miktarının ve atmosfer basıncının düşmesi nedeniyle yolcular rahatsız olacaklardır. Kabine yapılacak olan oksijen miktarı artacak ve yolcular üzerindeki hava basıncının azalması onları rahatsız edecektir.
Son kısa bir bilgi olarak uçaklar bu yükseklikte yaklaşık olarak 960 km/sa hızla giderler. Bu hız 1200 km/sa civarında olan ses hızına her ne kadar çok yakın gibi görünse de aslında çok uzak bir değerdir.