85 / 100

Sürdürülebilir Havacılığın Geliştirilmesi

 

Hidrojenle çalışan uçaklar sürdürülebilir bir çözüm olarak öne çıkarken, Dassault Systèmes’in 3DEXPERIENCE platformu, hidrojen uçak teknolojilerinin tasarım sürecini optimize ediyor ve inovasyonu hızlandırıyor.

Dassault Systèmes Türkiye Ülke Müdürü Hakan Kul‘un konu ile ilgili makalesini yayınlıyoruz.

 

Sürdürülebilir Havacılığın Geliştirilmesi: 3DEXPERIENCE Platformu ile Hidrojenin Gücünden Yararlanmak

 

Havacılık küresel seyahatte devrim yaratsa da, teknolojik ilerlemeler küresel CO2 emisyonu azaltma hedeflerini karşılayacak kadar hızlı gerçekleşmiyor. Havacılık sektörünün küresel CO2 emisyonlarının yüzde 2,5’inden sorumlu olduğu ve 2050 yılına kadar bu oranın yüzde 25’e çıkma potansiyeli taşıdığı düşünüldüğünde, sürdürülebilir çözümler bulmak hayati önem taşıyor. Havacılık sektörü çevresel etkilerini azaltma konusunda giderek artan bir baskıyla karşı karşıya. Bu bağlamda, 2050 yılına kadar emisyonların yüzde 50 oranında azaltılması gibi iddialı hedefler belirlendi. Bu da yakıt verimliliğinde onlarca yıldır gerçekleştirilen kademeli iyileştirmelerin yeterli olmadığı ve yenilikçi çözümlere ihtiyaç duyulduğu anlamına geliyor.

Hidrojen, sürdürülebilir havacılık için temiz ve bol enerji sunan umut verici bir çözüm. İtici güç olarak veya itici olmayan bir enerji sistemi olarak kullanıldığında sera gazı emisyonlarını önemli ölçüde azaltabilir. Bununla birlikte, başarılı bir geliştirme ve geniş ölçekte dağıtım için sağlam tasarım, simülasyon ve doğrulama süreçlerine ihtiyaç duyuluyor.

Boyutlarına ve görevlerine bağlı olarak, hidrojenle çalışan hava taşıtları hidrojen yakıt hücreleri, hidrojen yakıtlı türbinler veya her ikisinin bir hibriti ile donatılacak. Hidrojen teknolojisinin havacılıkta uygulanabilir bir çözüm haline gelebilmesi için sektörün birkaç zorluğun üstesinden gelmesi gerekiyor. Özellikle gövdenin yeniden tasarlanması ve hidrojen depolama entegrasyonu alanlarında olmak üzere, bazı zorluklar uçak mimarisi ve tasarımını ilgilendiriyor. Diğer zorluklar ise hidrojen tedarik zinciri ve altyapısı etrafında şekilleniyor. Paydaş gereksinimleri, düzenleyici kısıtlamalar, görev profili ve kullanım senaryoları tipik olarak atlanıyor ya da hava taşıtı tasarımcıları tarafından sürecin çok geç aşamalarında dikkate alınıyor. Tasarım seçimleri yapıldığında, teknik özellikleri değiştirmenin maliyeti önemli ölçüde artıyor. Ancak üretim öncesi erken dönemde tanımlama yapıldığı takdirde süreç bu şekilde ilerlemiyor.

Dassault Systèmes’in 3DEXPERIENCE platformu hidrojen uçak teknolojilerine geçişi hızlandırmak ve performansın yanı sıra günlük operasyonları iyileştirmek için etkili araçlar sunuyor. 3DEXPERIENCE platformu ile tüm paydaşlar tek bir ortamda çalışabilir ve uçak konfigürasyonuna yönelik nihai gereksinimlerin doğrulanması daha kolay ve daha düşük maliyetle gerçekleşir.

Sanal İkiz Deneyimi sayesinde oluşturulan uçak sistemlerinin dijital ikizleri, sürekli optimizasyon ve iyileştirme ile yenilikçi teknolojileri daha hızlı tanımlamanın ve simüle etmenin eşsiz bir yolunu sunuyor. Uçak mimarları, 3DEXPERIENCE platformu üzerinde sunulan simülasyon yeteneklerinden yararlanarak binlerce konsept alternatifini keşfedebiliyor. Bu da fiziksel prototipleme öncesinde en uygun çözümleri belirleyerek zaman ve kaynak tasarrufu sağlıyor.

Gelişmiş 3D veri modellerini gerçek zamanlı iç görülerle simüle eden uçak üreticileri, tasarım ayrıntılarını hassas bir şekilde tanımlayabiliyor. Enerji tasarruflu, düşük emisyonlu hidrojen uçakları ve tahrik sistemleri tasarlamak için iş birliğine dayalı platformdaki gelişmiş simülasyon ve optimizasyon araçlarından yararlanabiliyor. Farklı konfigürasyonların, malzemelerin ve tahrik sistemlerinin sanal olarak test edilmesi, mühendislerin geliştirme aşamasında en iyi çözümleri belirlemesine olanak tanıyor. Hidrojen hava taşıtı teknolojilerinin güvenliğini ve sertifikasyonunu sağlamak çok önemli olsa da, hidrojen sistemlerinin çeşitli senaryolardaki davranışını simüle etmek, tasarım aşamasında potansiyel risklerin belirlenmesine ve ele alınmasına yardımcı oluyor.

Tüm bunlara ek olarak, 3DEXPERIENCE platformu, birden fazla mühendislik disiplinini entegre ederek iş birliğine dayalı tasarım ve analizi mümkün kılıyor. Platform, paydaşlar arasında sorunsuz iş birliğini ve bilgi paylaşımını kolaylaştırıyor. Tasarımcılar, mühendisler, üreticiler ve düzenleyici makamlar sanal bir ortamda birlikte çalışarak bilgi alışverişinde bulunabiliyor, sorunları ve en iyi uygulamaları hızla tespit edebiliyor. Aynı zamanda, tüm departmanlar ilgili konuların gelişimini izleyerek eylem planlarını oluşturabiliyor.

3DEXPERIENCE platformunun ve Sanal İkiz Deneyiminin gücünden yararlanarak hidrojen uçak teknolojileri daha hızlı bir şekilde geliştirilerek uygulanabiliyor. Aynı çözüm, şirketlerin hidrojen hava taşıtı tasarımları ile sistemlerinin tüm ölçeklerdeki emniyetini, verimliliğini ve performansını sertifikasyona ve üretime götürmeden önce doğru bir şekilde doğrulamalarına da yardımcı olabilir. Böylece, yeni teknolojilere geçiş ve yeniden sertifikalandırma risklerini en aza indirirken, operatörlere güvenli bir ortamda beceri kazandırabilirler.

Hidrojenle çalışan uçaklar, operasyonel verimliliği ve yolcu konforunu artırırken emisyon azaltma hedeflerine ulaşmak için de sürdürülebilir bir yol sunuyor. Doğru dijital destekle, havacılık sektörünün karbon-nötr bir gelecek vizyonu gerçeğe dönüşebilir.

 

Hakan Kul, Dassault Systèmes Türkiye Ülke Müdürü

 

Share.

İstanbul Üniversitesi Amerikan Kültürü ve Edebiyatı mezunu. 15 Yıl Havacılık sektöründe çalıştı. Uçakları,yolcuları ve yolculukları çok sever. Farklı insanlar tanımak,tanımadığı şehirlerin sokaklarında dolaşmak en hoşlandığı şeydir. Bir kız çocuğu annesidir. Sitemizin Yazı İşleri Müdürüdür

Comments are closed.

Exit mobile version