HAVAYOLU İLE TEHLİKELİ MADDE TAŞIMACILIĞINDA EĞİTİM ŞART
Havayolu taşımacılığı, mevcut küresel ticaret sistemini desteklemede kilit bir konuma sahip. Sağladığı hız ile güvenli taşıma unsurları göz önünde bulundurulduğunda, tehlikeli maddeler gibi önemli yüklerin ticareti için de havayolu taşımacılığının rolü oldukça büyük. Havayolu taşımacılığı, hız ve planlı işleyiş gibi avantajların yanı sıra gelişen teknoloji ile birlikte en gelişmiş hizmeti sunuyor. Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün (ICAO) açıkladığı verilere göre dünya havayolu sektörünün ülke ekonomilerine, doğrudan ve dolaylı olmak üzere 2,7 trilyon dolar büyüklüğünde ekonomik katkısı bulunuyor.
EĞİTİM, BİLGİ VE BİLİNÇ ÖNEMLİ
Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) İcra Kurulu’ndaki görevimin bir parçası olarak takip ettiğim Havayolu Çalışma Grubu faaliyetleri kapsamında, özellikle hava kargo taşımacılığında gerekli eğitime, bilgiye ve bilince sahip olmanın en önemli sorumluluk olduğunu söyleyebilirim. Gerek çalışma grubu toplantılarında gerekse de FIATA diploma eğitimimizde, sektör temsilcilerinin ve eğitmenlerimizin üzerinde durduğu en önemli nokta eğitim eksikliğidir.
Sektörde uzmanlık kazanmak, bilgileri yenilemek, değişen iş yapış şekillerine adapte olmak, teorik ve pratik süreçleri edinebilmek, farklı bakış açılarına sahip olmak ve tecrübe kazanabilmek; mesleki eğitimi zorunlu kılan unsurlardır. Ancak yoğun çalışma temposunda eğitime ayrılmayan vakit, ne yazık ki beraberinde önemli hataları getiriyor. Havayolu taşımacılığında özellikle emniyet ön planda tutulması gereken tehlikeli madde yüklemelerinde, eğitim ve bilgi eksikliği nedeniyle hem zaman ve maliyet kayıpları hem de geri dönülemez kazalar yaşanabiliyor.
“Tehlikeli Maddelerin Havayoluyla Taşınması Hakkında Yönetmelik” kapsamında, 4’üncü maddenin bb bendinde yer alan tanıma göre “Tehlikeli Maddeler”; Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü tarafından yayımlanan tehlikeli maddeler listesi “Teknik Talimatlar” kısmında gösteriliyor. İlgili talimatlara göre sınıflandırılan can ve mal emniyeti ile çevreye yönelik risk oluşturabilecek mal, eşya veya maddeleri kapsıyor.
TÜM MODLAR ARASINDA KURALLARI EN NET MOD
Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) ve Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) tarafından tehlikeli maddelerin havayoluyla emniyetli taşınmasına ilişkin önemli kurallar, sektör temsilcilerine aktarılıyor. Ayrıca ICAO, IATA, IATA eğitim akreditesi olan havayolları ile yetkili eğitim kuruluşları tarafından özel eğitimler düzenleniyor.
Uluslararası mevzuatı destekleyici ulusal mevzuatımız ile de kurallar net olarak belirlenmiş durumda. Havayoluyla yapılan tehlikeli madde taşımacılık faaliyetlerinde, taraf olunan uluslararası sözleşmelerin yanı sıra Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü tarafından yayımlanan “Teknik Talimatlar” ve “Tehlikeli Maddelerin Havayoluyla Taşınması Hakkında Yönetmelik” hükümleri uygulanıyor. Belki de havayolu taşımacılığını, tüm modlar arasında kuralları en net mod olarak belirlemek yanlış da olmaz. Ancak bu kuralların başarılı bir şekilde uygulanması, büyük ölçüde eğitime bağlı.
Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) verilerine göre 2020 yılında 1 milyon 368 bin 576 ton olarak gerçekleşen toplam kargo trafiği, 2021 yılında yüzde 21 artış ile 1 milyon 615 bin 709 ton oldu. IATA verilerine göre her yıl 1,25 milyondan fazla tehlikeli madde sevkiyatı havayoluyla taşınıyor. Gelecek beş yılda her yıl yüzde 4,9 olarak tahmin edilen hava kargo büyümesi ile tehlikeli madde sevkiyatlarının sayısının önemli ölçüde artması bekleniyor. Havayolu tehlikeli madde taşımacılığı payının, bu derece yüksek olduğu bir noktada, kurallara tam olarak uyulması gerektiği aşikârdır.
Tehlikeli madde taşınması sürecinde ürünleri hazırlayan, sunan, kabul eden ve elleçleyen herkes için tehlikeli madde eğitimi gerekli. Tehlikeli maddelerin uygun şartlarda taşınmasını sağlamak adına yürütülen hazırlık sürecinde ve hazırlık sonrası taşıma sürecinde yaşanabilecek olası tehlikelerin önlenmesi ve ilgili tüm tarafların yetkinliğinin sağlanması adına uygun eğitim, hayati bir önem taşır. Eğitimin önemini, tehlikeli madde taşımacılığı sürecinde yaşanan kazalar üzerinden incelemeye ne dersiniz?
YAŞANAN ÖRNEKLERİ ELE ALALIM
Dubai’de 3 Eylül 2010 tarihinde yaşanan bir kargo uçağı kazasının, konteynerde taşınan ve varlığı gizlenen 81 bin adet lityum pilden kaynaklandığını hatırlıyor musunuz? Ya da Kore’nin Incheon Havalimanı’ndan Çin Shangai Pudong Havalimanı’na gitmek üzere 28 Temmuz 2011 tarihinde kalkan kargo uçağı kazasının boya, fotoresist gibi yanıcı materyallerin (Class 3), aşındırıcı likit (Class 8) ve hibrid otomobillerde kullanılan lityum-ion batarya (Class 9) gibi yanıcı materyallerle birlikte aynı palete konulmasından kaynaklandığını biliyor muydunuz?
Örnekleri paylaşılan kazalar dikkate alındığında ve ICAO ile IATA tarafından düzenlenen eğitimlerin uygulanabilirlik, sınıflandırmalar, sınırlandırmalar, talimatlar, dokümantasyon, taşıma süreçleri, paketleme gibi adımları içerdiğini düşündüğümüzde; sektördeki firmaların riskleri en aza indirebilmeleri adına öncelikle kendilerini, sonrasında ise sektöre yeni giren meslektaşlarını bu eğitimlere sevk etmeleri önemli ve emniyetli bir adım olacak. Burada firmalarımız, “Zaten bünyemizde tehlikeli madde sorumlusu bulunduruyoruz.” diyebilir; doğrudur. Ancak önemli olan “Tehlikeli Maddelerin Havayoluyla Taşınması Hakkında Yönetmelik” kapsamında belirtilen uygun eğitimi alan en az iki çalışanı firmada bulundurmak değil, tehlikeli madde yüklemesinin rezervasyon aşamasından yükleme aşamasına kadar her ayağında yer alan çalışanların bilinçlendirilmesi ve yaşanabilecek olumsuzlukların önceden fark edilerek, kazaların ve hataların en aza hatta sıfıra indirgenmesidir.
EĞİTİME YÖNELİK USUL VE ESASLAR BELİRLENDİ
IATA’nın tehlikeli madde kuralları (DGR) gereği tehlikeli maddelerin havayolu ile taşınmasında sorumluluk, göndericiye ve taşıma sisteminde bulunan tüm taraflara ait. Bu noktada asıl önemli oyuncu, kargo acenteleridir. IATA, sektör temsilcilerine tehlikeli maddelerin emniyetli bir şekilde nasıl taşınacağı ve ne şekilde sevk edileceğine ilişkin en güncel yönergeleri sağlıyor. Bununla beraber tehlikeli maddelerin taşınması öncesinde acenteler tarafından yürütülen eksik süreçler, hatalı paketlemeler gibi aksamalar; firmaların zaman ve maliyet kayıpları yaşamalarına neden oluyor. Söz konusu durumlar da eğitim ve bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor.
Türkiye’de ithalat ve ihracat havayolu kargo hacminin yaklaşık yüzde 95’ini elleçleyen UTİKAD üyeleri, duyurularımız ile bilgilendirilirken T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından da uyarılar yapılmaya devam ediyor. Genel Müdürlük tarafından ayrıca 18 Nisan 2022 tarihinde “Tehlikeli Maddelerin Havayoluyla Taşınması Hakkında Eğitim Talimatı (SHT-EĞİTİM/DGR)” yayımlandı. Bu talimat ile tehlikeli maddelerin havayoluyla taşınmasında görev alacak kişilere verilecek eğitimler, eğitim programlarının içeriği, eğitimi icra edecek eğitim kuruluşları ve işletmeler ile söz konusu eğitimleri verecek eğiticilerin yetkilendirilmesine ve denetimine ilişkin usul ve esaslar belirlendi.
MESLEKİ GELİŞİM ARTTIKÇA REKABET ARTACAK
Bu yazıda her ne kadar havayolu taşımacılığı özelinde bilgiler verilse de bahsedilen konular, tüm taşıma modlarını yakından ilgilendiriyor. Türkiye’de karayolu, demiryolu, havayolu ve denizyoluyla yapılacak tehlikeli yük taşımacılığı faaliyetlerinin uluslararası sözleşmeler, standartlar ve mevzuata uygun olarak güvenli, kaliteli, çevreye kötü etkisi en az ve serbest, sürdürülebilir bir rekabet ortamında yapılması ve bu faaliyetlerin diğer taşımacılık faaliyetleriyle uyumlu olarak hizmet vermesi önemli.
Türkiye’nin örnek ülke konumuna ve transit taşımacılık merkezi hâline gelebilmesi için tehlikeli maddelerin havayolu ile taşınmasında risklerin azaltılması, yaşanan zaman ve maliyet kayıplarının önüne geçilmesi, yetkisiz kişilerce yürütülen süreçlerin engellenmesi ve bunların sağlanması için de eğitime yüksek oranda önem verilmesi gerekiyor. Eğitim ile yaratılacak farkındalık, bilinçlenme ve mesleki gelişim; sektörün hizmet kalitesinde artış sağlayacak, lojistik sektörünü kalifiye hâle getirecek ve ülkemizi dünya ülkeleri ile rekabette daha güçlü konuma taşıyacak.
UTİKAD Sektörel İlişkiler Uzmanı Gamze Mutlu