Dünyanın içinde bulunduğu bu dönemde, turizm çalışanı ve havacılık sevdalısı biri olarak yaşanan zorlukları en iyi bilenlerden biriyim. Bu süreç pek çok sektörü etkilese de en sancılı şekilde yaralanan turizm, özellikle de havacılık oldu.
Bugüne kadar çeşitli ekonomik, politik hareketlerden bir şekilde galip çıkan havacılık olurdu. Çünkü insanlar ne olursa olsun bir noktadan bir noktaya gitmek zorunda oldukları için, savaş dahil çeşitli zorluklar yaşanan bölgelerde, ulaşım yine de devam ederdi.
Ancak bu defa yaşananlar ne 11 Eylül‘e ne de diğer zorlu süreçlere benziyor. Havacılık bu sefer gerçekten çok zor bir dönemden geçiyor.
Yolcusu olmayan havalimanı, yolcusu olmayan hava yolu…
Havalimanlarında, çeşitli iş kollarında çalışan, çalışmak zorunda olan insanları da eklersek milyonlarca kişinin işi risk altında. Yaz aylarında biraz rahatlayan seyahat sektörü, şimdi kışın gelmesiyle tekrar bir takım önlemlerin alınmasının ardından, iyice köşeye sıkışmış olacak.
Uçaklarda teknolojinin bütün nimetlerinden faydalanılarak filtreleme sistemleri ile temiz ve güvenli ortamlar yaratılsa da, insanların sağlıkları söz konusu olduğunda, temkinli olmak zorunda olmaları gerçeği ortadadır.
Keyfi olarak yapılan turistik gezilerin askıya alındığı, insanların mecbur olmadıkça seyahat etmediği bir 6 ay geçirdik.Önümüzdeki 6 aylık süreçte de benzer günler yaşanacağını düşünüyoruz. Her şey normale döndüğünde bile geçen yılın rakamlarına ulaşmamız, 2024 yılını bulacak gibi görünüyor.
Maddi kâr-zarar analizlerini uzmanlar zaten paylaştılar. Ya ruhsal olarak gördüğümüz zararlar? İçinde bulunduğumuz bu günlerin tarihi günler olduğunu, bu dönemde yaşananların filmlere, kitaplara konu olacağını tahmin ediyorum. İnsanların psikolojik olarak bu süreçte ne kadar zorlandığını, bu günler geride kaldığında çeşitli değişikliklerin kalıcı olarak hayatımıza gireceğini biliyoruz.
Seyahat etmenin kuralları baştan yazılacak. Pek çok değişiklik, pek çok önlem alınacak, bu sancılı süreçlerin tekrar yaşanmaması için ne gerekiyorsa yapılacaktır.
İnsan yaptığı yanlışlardan, yaşadığı kötü tecrübelerden ders alır. Havacılık özellikle kötü tecrübeler söz konusu olduğunda, kuralları kanla yazılmış bir sektördür. O yüzden her şey unutulsa bile havacılık kurallarında yaşananların izi mutlaka kalacaktır.
İş seyahatlerinin, mecburi yapılan seyahatlerin sayesinde bir nebze ayakta kalan havacılık, bu kötü süreçten oldukça yara almış olarak çıkacak. Umudumuz tekrar eski güzel günlere bir an önce dönebilmek. Sağlık ve keyifle seyahatler yapabileceğimiz günlerin gelmesini dört gözle bekliyoruz.
Sağlıklı günler dilerim.