Dünyanın en renkli ve başarılı kukla oyunlarını her yıl İstanbul’da bir araya getiren Uluslararası İstanbul Kukla Festivali, bu yıl 15-30 Ekim’de sanatseverlerle buluşuyor.
İstanbul Karagöz Kukla Vakfı tarafından organize edilen festival, Unesco kültür mirasi taşıyıcısı Karagöz sanatçımız Cengiz Özek sanat yönetmenliğinde 15-30 Ekim tarihleri arasinda seyirciyle buluşmaya hazırlanıyor.
Festival geçtiğimiz yıllarda çok önemli gruplara ev sahipliği yaptı…
Özek, bu festivalin kukla adı altında bir zamanlar son derece kısır bir algısı olan Türk izleyicisi ve sanatseverlerine, sahne sanatlarının tüm kategorilerini içinde barındırabilen, disiplinlerarası, yaratıcılığı kışkırtan, imkansızlık sözünü kabul etmeyen bir sanatın ufuklarını açtigini belirtiyor. Sözlerine devam eden Özek, “İstanbul Kukla Festivali vasıtasıyla herhangi bir alternatif tiyatronun düşlerinde yatan tek kişilik Hamlet’lerden, pek çok saygın operanın sahnelemek için can attığı Dido ve Aenas’a, edebiyat hayranlarının özel bir yere oturttuğu Knut Hamsun’un Açlık’ından, varyete dünyasının renkli şovlarına, geleneksel dünya kuklasının en seçme örnekleri olan Bunraku ve Su kuklalarından, en avant-garde’ına kadar her türlü kukla oyununu izleme olanağı bulduk. Kukla denilen sanatın aslında herhangi bir obje ya da objelerin sahnede can bulmasıyla ortaya çıkan büyülü bir sanat olduğunu anladık. Sadece çocuklarla özdeşleştirilen bu alanın, içimizdeki çocuğu ortaya çıkarttığını, oyun güdüsünü sonuna kadar kullanarak sadece çocuklara değil, en sofistike beklentileri olan sanatseverlere hitap edebileceğini de anladık.” dedi.
Bu yıl festivalde 11 ülkeden dünya starı 20 grup yer alıyor…
Kuklalar 15 Ekim’den itibaren perdelerini açacak. Bu sene programda yedi yerli oyun, 10 ülkeden 12 yabancı topluluk yer alıyor. Yerli gruplar, Meddah Yapım, Tiyatrotem, Cengiz Özek, Gösteri Sanatları Merkezi, Emin Şenyer, ve Tiyatro Gülgeç’ten oluşuyor. Yabancılar ise; Avusturya’dan Karin Schafer Figurentheater, Belçika’dan Vlinders Theater & Co, Fransa’dan Cinemarionette ve MalaStrana Company, Hollanda’dan Ananda Puijk Company, İspanya’dan Jordi Bertran ve Joan Baixas, İtalya’dan Pulcinella di Mare, Macaristan’dan MarkusZinhaz, Romanya’dan Tandarica Theatre, Singapur’dan Puppets and Mascots Specialists, Yunanistan’dan ise Antamapantahou topluluğu. Ayrica, bu seneki festivalde son derece önemli bir sergi göze çarpıyor. Karagöz’ün Dünyası adı altındaki sergi Karagöz üstadı Cengiz Özek yapimi Karagöz figürlerini sanatseverlerle buluştururken, Mengü Ertel, Yurdaer Altintas, Nuri Abac gibi sanatçıların Karagöz konulu çalışmaları da sergiye renk katacak. Türk Gölge Tiyatrosunun göç yolları, beslendiği kaynakları Stefan Carelius tarafından hazırlanan özel grafik tasarımlarıyla anlatılacak. Ayrıca dünya gölge tiyatrosu figürlerinden örnekler yine seyircileri bekliyor olacak. Küçükçekmece Belediyesi Kültür Merkezi’nin açılış etkinliği de olacak sergi 15 Ekim-10 Aralık tarihlerinde gezilebilecek.
Ülkemizdeki yabancı kültür merkezleri bu yıl da festivalin destekçisi…
Hollanda Kraliyeti İstanbul Başkonsolosluğu, İtalyan Kültür Merkezi, Fransız Kültür Merkezi, Cervantes Kültür Merkezi, Dimitri Cantemir Romen Kültür Enstitüsü, Avusturya Kültür Ofisi ve T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı işbirliğiyle gerçekleşiyor.
Festival İstanbul’un iki yakasında 21 sahnede perde açıyor…
Festival İstanbul’un iki yakasında Akbank Sanat, Fransız Kültür Merkezi, Sahne Pulcherie, Küçükçekmece Belediyesi kültür merkezleri, Koç Üniversitesi Sevgi Gönül Kültür Merkezi, Terakki ve Işık Okulları salonları, Sarıyer Halk Eğitim Merkezi, Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi Turhan Tuzcu Salonu, Caddebostan Kültür Merkezi, Kozyatağı Kültür Merkezi, Yeldeğirmeni Kültür Merkezi, Nazım Hikmet Kültür Merkezi (Kadıköy), 212 Outlet, Torium AVM ve Mall of Istanbul sahnelerinde seyirciyle buluşacak.
Oyunların hedef kitleleri de küçük yaşlardan yetişkinlere dek farklılık gösteriyor.
Geleneksel kukla örnekleri olan Pulcinella ve Karagöz’ün yanısıra, medya tiyatrosu, dans ve mask tiyatrosu örneklerini görebileceğimiz yapımlar da mevcut. “Pepe’nin Kabini” gibi intim ve sımsıcak oyunlardan, Hollanda’dan “Transit” oyununda kukla ve beden vasıtasıyla kimliğin sorgulandığı son derece sofistike oyunlardan, Yunanistan’dan “İpli Müzikal” ve İspanya’dan “Görsel Şiirler”’de olduğu gibi, müzik ve kukla sanatının etkileşimine yoğunlaşan oyunlara, ve Avusturya’dan “Ejderha Gemileri” gibi Doğu öyküleri üzerine kurgulanmış yapımlar da mevcut. Festival’in oyunlar dışında küçük kukla severler için bir de sürprizi mevcut: Cengiz Özek’in yürüteceği bir atölye çalışmasıyla Karagöz figürleri yapmayı öğrenebilirler.
Sonuç olarak, Uluslararası İstanbul Kukla Festivali’nin bu yıl da her yaşa, her ilgi alanı ve beğeniye hitap edecek çok farklı üsluplar ve tekniklerle dolu bir programla karşımıza çıkıyor. Sakın kaçırmayın, kuklaya ayıracak bir saat her zaman bulunur.
Bilet satışları:
Dünyanın çeşitli ülkelerinden yaklaşık 20 kukla tiyatrosu ekibini İstanbul’da buluşturacak festivalin biletleri “biletinial.com” üzerinden alınabiliyor. Akbank Sanat’ta gerçekleşecek gösterimlerin biletleri ise biletix.com’dan satışa sunuluyor. Ayrıca oyun başlamadan bir saat önce salon girişlerinden bilet temin edilebilir.
Festival açılış oyunu:
Hollanda
Ananda Puijk Company
“Transit”
Hollanda’dan yetenekli sanatçı Ananda Puijk “Transit” adlı oyunda hareket, kukla ve müziği bir arada kullanarak bir görsel felsefe ve bir görsel şiir getiriyor sahneye. Yıllardır içinde yaşadığımız kalın ve güçlü kabuk zayıflayınca ne olur?.. Beden eskisi gibi çalışmayınca, siz nerede kalırsınız?.. Sizin dışınızdaki hayat devam ediyor fakat siz aynı gibi kalıyorsunuz ve kimse bunu fark etmiyor… “Transit” bir çağa veda etmek üzerine bir oyun. Bir şeyi istemek ve yapabilmek arasında çatışma.. dönüşen bir bedenle özgüvenini var etme üzerine dramatik bir performans.